7 Ekim 2015 Çarşamba

Kitap Yorumu | Kor Adası- Kimberley Freeman

Orjinal Adı: Ember Island 
Türkçe: Kor Adası    
Yazarı: Kimberley Freeman    
Yayınevi: Arkadya     
Sayfa Sayısı: 480


Göz ardı ettiğiniz gerçekler er ya da geç çıkar karşınıza tamamlanmak için. Yüzleşin ki ruhunuz arınsın.
1891 yılının İngiltere'sinde Tilly Kirkland, rüya gibi bir evlilik yaptığını düşünürken kendini bir kâbusun tam ortasında bulur. Yaşadığı talihsizlikler onu Avustralya'ya, Kor Adası'nda bir malikâneye getirir. Burada bir yerel cezaevi müdürünün kızına mürebbiyelik yapacaktır. Aslında her günbatımında adeta bir kora dönüşen bu adaya hayatının cezasını çekmek için geldiğini anlayacaktır…
2012 yılında ünlü yazar Nina Jones, kafasını toparlamak ve yazmakta sıkıntı çektiği yeni hikâyesine odaklanmak için Avustralya'ya büyük büyükannesinden kalma malikâneye gelir. Ancak Starwater Malikânesi'nin duvarları, onun yıllardır sakladığı büyük sırrının kanıtlarıyla doludur. Keşfettiği her kanıt ise Nina'nın büyük bir gizemi çözmesini sağlayacaktır. 
Üçüncü kitabıyla hayranlarının kalbine bir kez daha kazınacak olan Kimberley Freeman'ın romanı Kor Adası, yarım kalan gerçeklerin sonsuza kadar saklı kalamayacağını ve ne olursa olsun kalbimizin sesine kulak vermemiz gerektiğini anlatıyor. 
"Geçmişle günümüz hikâyesini kusursuzca birleştiren bir roman. Aşk, tarih ve adeta gotik gizemi barındıran bu hikâye okuyucuların hoşuna gidecek." 
-Booklist-






Geçmiş ile günümüz arasında gidip gelen kitapları hep sevmişimdir. Gizemleri keşfetmek, başlarından neler geçtiğini öğrenmek hele de ortada bir günlük varsa oldukça ilgimi çeker. Bu kitapta o tarzda kitaplar arasında ve ben bu kitabı da gayet sevdim. Sadece sonunun çok aceleye geldiğini düşünüyorum. Olaylar son 20-30 sayfada birden oldu bittiye geldi. Ama buna rağmen güzeldi.

Ünlü bir yazar olan Nina, kafasını toplamak için büyükannesinden kalma malikaneye gelir. Ve malikanenin duvarlarında geçmişten kalma günlük sayfaları bulur. 

Sayfaları okudukça geçmişten yeni şeyler keşfetmeye devam eder. Bir yandan günümüzde Nina'nın hayatını okurken bir yandan geçmişe giderek Tilly'nin hayatını okuyoruz. Keşke Nina'lı kısımlar daha çok olsaydı dediğim zamanlarda oldu. En çokta Joe için :)

Bu tarz kitapları seviyorsanız tavsiye ederim. 

Buraya kadar okuduysanız teşekkür eder, bol kitaplı günler dilerim :)






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

back to top